Dolar, altın ve euro için piyasaların merakla beklediği ABD enflasyon verisi açıklandı. Zirve yapan enflasyon sonrası dolar, euro ve altın fiyatlarındaki hareketlilik araştırılmaya başlandı. Gram altın fiyatları da ons altındaki düşüşe rağmen dolar kurundan etkilenmeye devam ediyor.
Yurt içinde piyasalar Kurban Bayramı tatili nedeniyle 4,5 gündür kapalıydı. Ancak tatilin ardından yurt içinde dolar ve altın fiyatlarını yakından ilgilendiren en kritik veri ABD’den geldi. Buna göre ABD’de enflasyon haziranda yüzde 1,3 olurken, yıllık yüzde 9,1’e yükseldi. Analistlerin beklentisi yıllık bazda yüzde 8,8 olması yönündeydi. Böylece tüketici fiyatlarında 1981 yılı Kasım ayından bu yana en yüksek seviye görüldü.
Çekirdek fiyat olarak kabul edilen gıda ve enerji hariç tüketici fiyatları bir önceki aya göre yüzde 0,7, yıllık yüzde 5,9 arttı. Analistlerin beklentisi aynı sırayla yüzde 0,5 ve yüzde 5,7 artış olacağı yönündeydi. Ülkede enerji fiyatları aylık yüzde 7,5, yıllık yüzde 41,6 artış gösterirken, gıda fiyatlarında aylık yüzde 1,0, yıllık yüzde 10,4 artış yaşandı. Ortalama haftalık kazançlar yüzde 1 düşüş gösterdi.
ABD’de geçen ay açıklanan verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) mayısta aylık yüzde 1 artarken, yıllık yüzde 8,6 ile Aralık 1981’den bu yana kaydedilen en yüksek artışı göstermişti. Ülkede enflasyonun yükseliş eğilimini sürdürerek yeniden 41 yılın zirvesine çıkmasının ardından ABD Merkez Bankası (Fed) haziran toplantısında 75 baz puanla 1994’ten bu yana en hızlı faiz artışını gerçekleştirmişti.
Piyasalarda resesyon ve enflasyon ikilemi arasında yön arayışını sürdürürken, ABD’de hafta başından bu yana tahvil piyasalarında dalgalı bir seyir izleniyor. Bazı varlıklarda getiri eğrisi terse dönmüş durumda. ABD’nin 2 yıllık tahvil faizi ile 10 yıllık tahvil faizi arasındaki fark dün bir ara 12,4 baz puana kadar çıkarak son 15 yılın en yükseğine işaret ederken, yeni günde de resesyon fiyatlamasını sürdürüyor. Öte yandan artan dolar talebiyle dolar endeksi 108,1’le son 20 yılın zirvesindeki seyrine devam etti.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in temmuz toplantısında 75 baz puanlık faiz artışına kesin gözüyle bakılırken, eylül toplantısında da 75 baz puanlık faiz artışına gidilebileceği beklentisi güçleniyor. Dünya genelinde tekrar artmaya başlayan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakaları ise halihazırda oldukça yüksek seyreden belirsizlikleri desteklerken, neredeyse bütün varlıklarda fiyatlamaları zorlaştırıyor.