Biten bir aşkın ardından sol yana düşen o sancıyı en kısa zamanda nasıl atlatırız, nasıl hayatımızın eski akışına dönmeyi başarabiliriz?
Şanslıysak hayatımızda en az bir defa aşk denen o duyguyla tanışmış, zorlu ama bir o kadar da güzel olan yolundan yürümüşüzdür. Mideye giren krampla, içinde kanatları sürekli çarpan bir kuş ile yaşamak, heyecandan yemek yiyememek, uyuyamamak gibi birçok şey hayat akışımızın bir parçası olmuş, tek bir gülüş ya da saniyelik bir bakışla günümüz renklenmiştir hayatımızın bir döneminde.
Bir koku ile dünyanın en mutlu insanı olmak, duyulan kötü bir sözle cehennemin en dip katmanına inmek hayatın doğal rutini haline gelmiştir aşka düşmüş kişiler için.
Peki biten bir aşkın ardından sol yana düşen o sancıyı en kısa zamanda nasıl atlatırız, nasıl hayatımızın eski akışına dönmeyi başarabiliriz?
İşte bir mini öneri listesi:
En önemli nokta hatıralarla barışmak
Sürekli gittiğiniz o kafeden, market reyonunda gördüğünüz birlikte çokça yediğiniz makarnadan ya da ilk öpüşmeniz öncesi izlediğiniz o filmden kaçmayın. Evet ilk zamanlar zor olacak, acı duyacaksınız ama bu tıpkı; yaptığınız büyük bir kazanın ertesi günü tekrar araba kullanmak gibi bir şey olacak. Etkisini azaltacak hatta belki yavaş yavaş yok edecek. Bütün bu özel şeylerden kaçmayarak, yüklenen onca anlamı yenileriyle sıradanlaştırarak olacak.
Eski fotoğrafları, hediyeleri, mektupları ortadan kaldırın hatta mümkünse yok edin
Onların varlığı sanki hala aşkınızın varolduğunu, sürdüğünü hissettirebilir size. Yeni güzel fotoğraflar, yeni aşk cümleleri için eskilerinden vazgeçmeniz gerekiyor. Bunu yapın, korkmayın.
Ortak arkadaşlarınızla olan ilişkilerinizi sınırlandırın
O’nun hakkında alacağınız her yeni haber içinizde küllenen alevi tekrar yakabilir. En azından bir süre ortak arkadaşlarınızla görüşseniz bile kesinlikle eski sevgiliniz hakkında konuşmayın. İyi ya da kötü hiçbir bilgiyi duymak istemeyin. Onu tekrar beyninizde canlı hale getirip, varlığını güncel halde tutmayın.
Bir tatile çıkın
Büyük bir aşkın ardından yeni bir mekanda yeni kişilerle olmak size ve ruhunuza iyi gelebilir. Tavsiyem kendinizi çokça dinleyeceğiniz bir yer seçmek yerine arkadaşlarınızla birlikte olup eğlenebileceğiniz bir lokasyonu tercih etmeniz.
Suçlamayı bırakın
Ne kendinizi ne de O’nu suçlamayın. Çok mu hatalıydı, sizi aldattı mı, canınızı mı yaktı? Bırakın hayata, o gerekeni yapacaktır. Suçlamak bir zehir gibidir, ne kadar haklı olursanız olun sizi yoracaktır, en çok sizi yıpratacaktır. Peki bu kadar hatalı biri için kendinize bunu yapmaya değer mi?
Ayrılık sonrası bir süre yeni bir ilişkiye başlamayın
Çivi çiviyi söker dünyanın en büyük yanılgısı bence, çivi çiviyi çoğu zaman daha da derine sokuyor ne yazık ki.. Biten bir ilişki ardından bir süre toparlanıp kendinize gelmeniz sonraki ilişkinizin sağlıklı başlamasını sağlar. Yaşadığınız bitmiş aşkın izlerini başka kişilere giderek değil kendinize ayıracağınız kaliteli vakitle yok etmeye çalışın.
Acılı aşk şarkıları dinlemeye bir süre ara verin
Kulağa çok klişe geldiğinin farkındayım ama hangimiz Sezen Aksu’nun eski bir şarkısında uzaklara dalıp, eski günleri hatırlamıyoruz? En azından ruhunuzun güçleneceği süreye kadar kendinize bu eziyeti yapmayın. Modunuzu yükseltecek eğlenceli, sizi motive edecek güzel müzikler dinleyin.
İşinize daha çok sarılın
Bir şeylere odaklanmak ve odaklandığınız konuya emek harcamak beynimizi en çok rahatlatan egzersizlerden. Dikkatinizi ve aklınızı biten ilişkinize vermek yerine bir süre işinizle daha çok meşgul olup yeni fikirler üretmeyi deneyin. Meşgul olmak size sandığınızdan çok daha iyi gelecektir.
Dostlarınızla ve arkadaşlarınızla daha fazla vakit geçirin
Sevdiklerinizin etrafınızda oluşu ve onlarla geçireceğiniz güzel vakitler sizi daha iyi hissettirecektir. En azından bir süre yalnız kalmamaya çalışın. Yalnız kaldığınız zamanlar eski aşkınızı en çok hatırlayacağınız ve bir süre eski aşkınızı en çok özleyeceğiniz zamanlar olacaktır.