Türk Sineması’nın efsane ismi Hülya Koçyiğit, TRT 2 ekranlarında yayınlanan “Film Gibi Hayatlar” programında sinemamızın ve beyazcamın değerlerini ağırlamaya devam ediyor. Koçyiğit’in bu haftaki konuğu Nilgün Belgün oldu. Koçyiğit, Belgün’ü “Güleryüzlülüğü ve bitmeyen enerjisiyle kendisine her zaman hayran bırakan bir isimle; Nilgün Belgün’le birlikteyiz” diyerek anons etti.
Uzun yıllardır devam eden Nilgün Belgün’ün Aşk ve Komedi oyunun sohbetiyle başlayan program Belgün’ün çocukluk anılarıyla devam etti. “Annem beni hep tiyatro oyunlarına götürürdü çocukluğumda, ona çok şey borçluyum” diyen Nilgün Belgün, anne ve babalara da seslendi “Hep söylüyorum, çocuklarınızı mutlaka sanatla tanıştırın.”
“Babam Konservatuarı Kazandığımı Öğrenince Evi Terk Etti”
Konservatuar sınavını kazandığı zaman babasının evi terk ettiğini belirten Nilgün Belgün, o yıllara ait anılarını Hülya Koçyiğit’e anlattı: ”Babam benim mimar, mühendis olmamı bekliyordu, konservatuarı öğrenince evi terk etti. Annem üç beş güne döner dedi ve döndü de babam ama uzun zaman kabullenmedi.” Daha sonraları oyununa da geldiğini belirten Belgün “Babam, Devekuşu Kabare’de ilk oyunumu izledi, hiç gülmedi. Kuliste olay da oldu bu durum, ‘Kim bu adam? Hiç gülmüyor, neden gülmüyor’ diye söylendi herkes. Önce söyleyemedim babam olduğunu, sonra söylediğim de herkes tebessümle karşılamıştı” dedi.
Kahkahalar Havada Uçuştu
Babaannesinin dinini değiştirmesine rağmen dilini değiştirmediğini belirten Nilgün Belgün küçüklüğünde evinde hep Rum aksanı ile konuşulduğunu söyledi. “Ben de karakterlerimde çok kullandım o aksanı” diyen Belgün, Koçyiğit’i kırmayarak programda Rumca şarkı da söyledi. Belgün’ün sinema ve tiyatro kariyerinden bahsederken izlenen görüntülerde de kahkahalar havada uçuştu.
“Şanla Şöhretle Hiç İlgilenmedim”
“Şan ve şöhret ile hiç ilgilenmedim öyle bir hedefim olmadı, ben oyuncu olmak için hedef koydum ve çok çalıştım” diyen Nilgün Belgün müzisyenliğe de heves ettiğini söylerken “İyi ki tiyatro oyuncusu oldum, tiyatro benim evim, seyirciler de benim misafirim” diyerek tiyatroya olan aşkını anlattı. Kulis anılarından bahsettiklerinde “Komedyenler oyunda göründükleri kadar gerçek hayatta komik değildir aslında” diyen Nilgün Belgün, Kemal Sunal ve Metin Akpınar örneklerini verdi. Bir Başka Gece oyunundan bahsederken Müjdat Gezen’e olan vefa borcunu da dile getiren Belgün, Türken İnanoğlu ile çalışmanın da kendisine çok şey kattığından da bahsetti ve İnanaoğlu için “Çok disiplinliydi” dedi. 1990 yılında “Bir Başka Gece”de oynadığı Darbukatör Bayramdaki “Gülpemde” rolüne de atıfta bulunan hayatının en önemli rollerinden biri olduğunu dile getiren Belgün, Nişantaşı’nda yürüyemediğini bütün çiçekçilerinin arkasından “Gülpembe” diye bağırdığını söyledi.
“Cüneyt Arkın’a Hayrandım”
Yeşilçam’a olan sevgisini anlatırken Cüneyt Arkın’ın büyük hayranı olduğunu belirten Nilgün Belgün bir anısını “Beyoğlu’nda yolda yürüyorum Cüneyt Arkın’ı gördüm, gözümü alamadım kendisinden, bakmaktan direğe çarptım, gözüm morarmıştı hatta” diyerek anlattı ve stüdyoda bir kez daha kahkahalar havada uçuştu.
Sahnede Yaşadığı En Büyük Acı
Nilgün Belgün ‘Film Gibi Hayatlar’ programında sahneden yaşadığı en büyük acıyı Hülya Koçyiğit’a anlattı “Tepeteklak oyununda Metin Serezli’yle oynuyorum, annemi kaybettim, oynamak istemesem oynamayabilirdim ama salon dolmuş ve komedi oynuyorum, gittim oyunumu oynadım. O gün dedim başka bir meslek mi seçseydim diye. Sahnede yaşadığım en büyük acı budur.”
“Yaşadığım Yaş En Mutlu Yaş”
Yaşadığı yaşın en mutlu yaş olduğunu belirten Nilgün Belgün “Özümsedim, öğrendim, daha dikkatli, hoşgörülüyüm, empati yapabiliyorum. Olgun bir yaşta istediğimi yapıp, istemediğimi yapmadığım için ve sağlıklı olduğum için şükrediyorum” dedi.
Yeni nesil yetenekleri de çok iyi bulduğunu belirten Nilgün Belgün “Müjdat Gezen bir, Yılmaz Erdoğan iki, her yerde ikisinin yetiştirdiği öğrenciler, büyük şanşlar” dedi.
Kahkahanın eksik olmadığı Hülya Koçyiğit’in sunumuyla Nilgün Belgün’ün konuk olduğu “Film Gibi Hayatlar” çok özel bir bölümle 15 Eylül Pazar günü saat 12.00’de TRT2’de.