Kiremitçi: Polisiye roman yazmak benim için bir emeklilik hayaline dönüştü

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, iki yıllık bir aradan sonra Kocaeli Kitap Fuarı’nı 12. kez açmanın ve yeniden kitapseverlerle buluşmanın heyecanını yaşıyor. Bu bağlamda Türk romanının usta kalemlerinden yazar ve müzisyen Tuna Kiremitçi, ‘Polisiye Edebiyat ve Perinin Ölümü’ konulu söyleşisinde Kocaelili okurlarıyla buluştu. Kiremitçi’nin raflarda yerini alan ‘Perinin Ölümü’ başlıklı romanı, vahşi cinayetleri aklı, tecrübesi, sakinliğiyle çözen Başkomiser Perihan Uygur’un etrafında gelişen olayları anlatıyor.

“SUÇ EDEBİYATINDAN HOŞLANIYORUZ”
Yazar Tuna Kiremitçi polisiye serisinin yeni kitabı “Perinin Ölümü’nde edebiyatın sırlarına dalıyor. Kocaeli Kongre Merkezi Akçakoca Salonu’nda söyleşisini gerçekleştiren Kiremitçi, niye polisiye roman sorusunu cevapladı. Kiremitçi, “Suç edebiyatından hoşlanıyoruz. Çünkü macera vaat eder. İçimden gelen sebeplerden dolayı 2015 yılına kadar başka tarzlarda roman yazıyordum. Belli bir noktadan sonra tatminsizlik hissettim, polisiye roman yazmak istedim. Romancılık kariyerime bir nokta koydum. Polisiye roman yazmak benim için bir emeklilik hayaline dönüştü. Bir gün müzik yapmayı bırakırsak, Ege’de bir sahil kasabasına yerleşip hayatımın kalan kısmında polisiye roman yazmak istiyordum” dedi.

“EDEBİYAT GÜNÜMÜZDE MODERN POLİSİYE GELMİŞTİR”
Perihan Uygur karakterinin kafasında nasıl canlandığını anlatan Kiremitçi, “Bir gazete haberinde görmüştüm. Gazete haberinde Batı Anadolu’nun bir şehrinde ekibiyle birlikte 1 yılda 70’den fazla cinayet vakasını çözen bir kadın baş komiserden bahsediyordu. Bu baş komiser ekibinde bol miktarda kadın polis olmasına özen gösteriyor ve kadınların dedektifi işini daha yapacağına inanıyormuş. Ancak Perihan Uygur’un baş komiser tipiyle pek ilgisi yoktu. Polisiye romanlarda ve filmlerde aşina olduğumuz edebiyat öğretmenliğine benzeyen bir kadındı. Hatırlarsınız, 80’li yıllarda izlediğimiz Perihan ablası dizisi vardı. Bu da bana Perihan Kutman’ı andırdı. Üstlerinden saygı duyan, kadın polislerin önünü açmaya çalışan, komşuları tarafından sevilen, sayılan ve seri katilin peşinden koşan bir cinayet baş komiseri olsa nasıl olur diye düşündüm. Müzik yaparken pandemide işsiz kalmıştım. Arkadaş çevrem, ‘Bak Tuna, yazmamak için bahanen kalmadı’ dediler. Bu da Perihan Uygur polisiyesine doğru dönüştü. Romanın polisiye okurları tarafından teveccüh alması beni mutlu etti. Bulabileceğiniz ve keşfedeceğiniz bir edebiyat günümüzde modern polisiye gelmiştir. Benim de buna katkım olabiliyorsa ne mutlu” dedi.

“YENİ MACERALAR GELİYOR”
Polisiye serisinin yeni kitabı ile ilgili ipuçları veren Kiremitçi, “Polisiye edebiyatı iyi yönde çok değişti. Katilin kim olduğunu merak ederken farklı şeylerde bulabiliyorsunuz. Polisiye edebiyatında ‘Katil uşak mı?’ sorusu merak uyandırdı. Polisiye artık polisiye değil. Polisiye başka bir noktaya gelmiş. Bundan sonra kafamda çeşit çeşit maceralar var. Okurlar da bu zevki bizimle paylaşırsa bir yazar daha ne ister” diye konuştu. Yazar ve müzisyen Kiremitçi söyleşinin ardından bağlı bulunduğu yayınevinde ‘Perinin Ölümü’ başlıklı yeni kitabını okurları için imzaladı.

KİTABIN KONUSU
Tuna Kiremitçi’nin kaleme aldığı ‘Perinin Ölümü’ başlıklı kitabın özeti şöyle; Ünlü romancı Nadir Surkultay’ın eski eşi ve çevirmeni Alman vatandaşı Eva Surkultay, Balat’taki evinde ölü bulunur. Başta kendi silahıyla intihar ettiği zannedilir. Ancak soruşturma başlayınca Eva’nın öldürüldüğü anlaşılır. Baş komiser Perihan ve yardımcısı Ayla, bu cinayeti araştırırlar. Magazin basınının da ilgi gösterdiği çetrefil soruşturmanın ucu karanlık suç örgütlerine kadar uzanıyor.