Yer aldığı birçok yapımla izleyenleri kendisine hayran bırakan, ekranlarda son olarak Barbaroslar: Akdeniz’in Kılıcı dizisindeki İsabel karakteriyle karşımıza çıkan Pelin Akil, MAG Ağustos sayısının kapağı oldu.
“Çocuklarıma olan sevgimi gördükçe annemin benim için aynı şeyleri hissetmiş olduğunu da anladım, anneme olan duygularım olgunlaştı.”
“Empati duygumun iyi olduğunu düşünürdüm ama şimdi asıl, çocuktan sonra çok daha başka bir boyut kazandı.”
“İnsanın içinden gelmedikçe neşeli olması çok zordur. Bu olumlu karakter yapım yaratılıştan ve bunun için çokça şükrederim.”
“Tecrübelerimle, yaşadıklarımla, girdiğim karakterlerle elbette konservatuardan çıkan o toy oyuncu değilimdir; ama ben hâlâ kendimi olgun bir noktada göremiyorum.”
Çekimleri halen devam eden “Ben Bu Cihana Sığmazam” projesinde, sınırları olmayan bir doktoru canlandıran başarılı oyuncu Pelin Akil; ailesinden sosyal medyaya, yeni projesinden hayat vermek istediği karakterlere kadar merak edilenleri MAG Okurlarına özel yanıtladı. Süper kahramanınız kim sorusunu içtenlikle yanıtlayan Pelin Akil “Anıl. Batman’in iradesi, Superman’in lazer saçan keskin bakışları, Hulk’ın kasları ve Optimus Prime’ın şekil değiştirme teknikleriyle hem baba hem bir star olabilme yeteneğiyle benim süper kahramanım” açıklamasında bulundu.
Hayatını çocuklardan önce ve sonra diye ikiye ayırdığını anlatan başarılı oyuncu şunları söyledi: “Otuz altı yaşındayım ve hayatım, çocuklarımdan öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılıyor. Çocuklardan sonra hayata bakışım, insanlara, olaylara tepkilerim farklılaştı. Mesleğime duyduğum sevgiden ve özveriden dolayı empati duygumun iyi olduğunu düşünürdüm ama şimdi asıl çocuktan sonra çok daha başka bir boyut kazandı. Anda kalmanın ne kadar önemli olduğunun ve giden yaşların, günlerin bir tekrarı olmadığının çok farkındayım. Bu yüzden çocuklarımla ve ailemle olan vaktimin de kendimle baş başa kaldığım zamanların da çok kıymetli olduğunun bilincinde olarak, o anlarda hatırda güzel anılar kalmasını isteyerek her ne yapıyorsam keyif alarak yapmaya çalışan biriyim. İşimi, ailemi, doğayı, müziği, şarkı söylemeyi, gülmeyi, kahkaha atmayı, ağlamayı, yaşamın verdiği tüm nimetleri seviyorum.”
Anne olduktan sonra hayatında yaşanan değişikliklerden de bahseden güzel oyuncu duygularını şöyle ifade etti: “O kadar çok şey değişti ki nereden başlasam bilemiyorum. Çok mutluyum, çok eğleniyorum, öğreniyorum ve sürekli keşfediyorum onlarla. Yol arkadaşlarım onlar benim. Eskiden aklım bomboşmuş diyorum, şu ansa tamamen onlarda. Özellikle çalışan anne olmak bence çok daha meşakkatli. Yediler mi? İçtiler mi? Keyifleri yerinde mi? Bana ihtiyaçları var mı? İkiz annesi olunca tüm bunlar çarpı iki oluyor. Bir de özlem var tabii, hem de öyle böyle özlem değil; ama sağlıkları yerinde olsun, ben uykularında da öperim onları. Onlara olan sevgimi gördükçe annemin benim için aynı şeyleri hissetmiş olduğunu da anladım, anneme olan duygularım bile olgunlaştı. Yani şunu söyleyebilirim; anneyken ben, ben değilim.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı