Nazım ile Piraye’nin tarihe geçmiş aşkının ve aşka aşık bir adamı hudutsuzca sevmenin romanı “Piraye’de Nazım Olmak”, yayınladığı ilk günden beri ilgiyle ve büyük bir beğeniyle okurlarıyla buluşuyor. Nazan Arısoy’un kaleme aldığı kitap, Dokuz Yayınları’ndan çıkan 121. basımıyla kitapçılarda!
Piraye’nin aşkının ederi, bedeli, limiti yoktu. Nazım’ın tüm aşk bedenlerine rağmen hayatındaki en saygın yürekli kadındı Piraye. Piraye, diğer kadınlar gibi sevgisini cömertçe göstermez, gerçek anlamıyla yaşatır, hissettirirdi. Birliktelikleri boyunca bir kez bile “Seni seviyorum Nazım” cümlesini kurmamış ama Nazım’ın “Beni sevdiğini biliyorum” cümlesiyle sevgisini ispatlamış saygın bir hanımefendiydi…
Daima eşsiz üstat Nazım Hikmet’in ve onun kıymetli hayatına dokunan aşk kadınlarının konuşulduğu edebiyat ve sanat dünyasında aslında kimse bir kadın yüreğinden bakınca Nazım nasıl görünüyor konuşmadı.
Hep anlatıldı, yorumlandı, bazen yargılandı, bazen imrenildi ve bazen kıskanıldı Piraye’nin Nazım’a olan aşkı… Peki o yüreğinde neler yaşadı? Piraye’ce Nazım kokan cümleler nelerdi?
“Piraye’de Nazım Olmak” kitabıyla okurlara bu büyük aşka Piraye’nin gözünden bakma fırsatı sunan ve kitabının 121. baskısının heyecanını yaşayan Nazan Arısoy, “Eşsiz, koşulsuz ve beklentisiz aşkın şahitliğini, anlatıcılığını yapmak benim için büyük şeref ve onurdur” diyor.