Kritik veri ‘pik haftasına’ gidilirken oluşabilecek rehavetin bütün çabaları boşa çıkarabileceğini hatırlattı. Riskin hâlâ yüksek olduğunu belirten uzmanlar da ‘artış hızında yavaşlama’ gibi olumlu gelişmelerin etkisine kapılmadan tedbirlere sıkı sıkıya uyulması gerektiğini söyledi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından Kovid-19 salgınıyla ilgili son verileri paylaştı. Önceki gün 123 kişi virüs nedeniyle hayatını kaybederken, 4 bin 674 yeni vaka tespit edildi. Böylece toplam vaka sayısı 90 bin 980’a toplam can kaybıysa 2 bin 140’a yükseldi. Yoğun bakımda tedavi gören hasta sayısı bir önceki güne göre azalarak bin 909 oldu. Solunum cihazına bağlı hasta sayısıysa bin 33 olarak kayda geçti. İyileşen hasta sayısı ise 13 bin 430’a ulaştı. Türkiye, son açıklanan verilere göre vaka sayısına göre hastalığın çıkış noktası olarak görülen Çin’i geçti. Salgın hastalığı dünya kamuoyuna geç duyurmakla suçlanan Pekin yönetiminin açıkladığı veriler her ne kadar tartışmalı olsa da Çin önceki günkü duyurusunda ülkede vaka sayısını 83 bin 805, yaşamını yitirenlerin sayısını da 4 bin 636 olarak ilan etti. Eleştirilerin ardından Pekin yönetimi Vuhan’da Kovid-19 kaynaklı ölüm sayısını yüzde 50 artırmıştı.
Dünyada en çok vaka bulunan ülkeler ise sıralandı: ABD 735 bin 366, İspanya 195 bin 944, İtalya 175 bin 925, Fransa 152 bin 978, Almanya 144 bin 033 ve İngiltere 121 bin 168.
Salgının yayılımının kotrol altına alındığını ve hastalığın bir hafta içinde Türkiye’de pik yani zirve noktaya ulaşacağını bildiren Sağlık Bakanı Koca, günlük Kovid verilerini duyurduğu paylaşımında vatandaşları uyardı. Koca “Tedbirlere gösterdiğimiz özen meyvelerini veriyor. Biz günlük test imkanlarını artırırken, sorumlu davranışlarınız da yeni vaka sayılarını azaltacak. Sağlık ordumuza ve sağlık sistemimizin gücüne güvenin. Tedbiri elden bırakmayın” ifadelerini kullandı.
Bir uyarı da Bilim Kurulu’ndan geldi. Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Koca’nın “Artan test sayımıza rağmen yeni eklenen vaka sayısında düşüş var” sözleriyle açıkladığı tabloyu yorumladı. Özlü “Sakın rehavete kapılma Türkiye. Evlerinizde kalmanız etkili oluyor, çok daha titizlikle evde kalmaya devam” dedi. Bu önlemlerin devam etmesi gerektiğine işaret eden Özlü “Çektiğimiz sıkıntılar boşa değil, işe yarıyor. Çok daha titizlikle evde kalmaya devam. Geçen hafta sonu sokağa çıkmamanın etkisini bugün görüyoruz. Umarım vaka sayılarımız ve pozitiflik oranlarımız giderek düşer” değerlendirmesinde bulundu.
YASAKTAN SONRA SOKAĞA AKIN
30 büyükşehir ve Zonguldak’ta uygulanan 48 saatlik sokağa çıkma yasağı önceki gün sona erdi. İçişleri Bakanlığı, bu süreçte kuralları ihlal eden 20 bin 398 kişiye adli ya da idari işlem gerçekleştirildiğini açıkladı. İstanbul’da yasağın bitmesiyle vatandaşlar cadde, sokak ve meydanlara çıkarak yoğunluk oluşturdu. Polis ekipleri Şirinevler Meydan’ında 65 yaş ve üstü ile 20 yaş altı vatandaşları uyararak evlerinde kalmalarını istedi. Bazı vatandaşlar maske takmazken, bazılarının da sosyal mesafe kuralına uymadığı görüldü. Üsküdar Meydanı’nda bazı vatandaşların sosyal mesafeye dikkat etmeyerek parkta oturması üzerine ekipler, banklara şerit çekti. Pazarlarda da Ramazan alışverişi hareketliliği vardı. Hafta sonu İBB trafik yoğunluğu haritasında yüzde 1’lere düşen trafik, pazartesi itibariyle yüzde 13’leri buldu. Sabah saatlerinde E-5 karayolunda hareketlilik vardı, köprülerde de ‘Korona günlerine’ göre yoğunluk yaşandı. Tekirdağ’da yasağın ardından gece yarısı çok sayıda araç ve yayanın sokağa çıktığı görüldü. Bazı kişilerin de müzik eşliğinde oynaması dikkat çekti. Adanalılar da soluğu kebapçı ve şırdancılarda aldı. Sosyal mesafe kuralına uygun olarak sıraya girenlere hizmet veren şırdancı Kadir Çıray “Adanalı şırdansız yapamıyor. Dükkanımızı yoğun istek üzerine açtık” dedi. Konya’da ise gece yarısından sonra açılan marketler polis tarafından kapatıldı, esnafa ceza yazıldı.
11 GÜNLÜK İZALASYON ÇAĞRISI
KARAR’ın 17 Nisan’da “23 Nisan fırsat olsun” ve 18 Nisan’da da “23 Nisan fırsatı masada” haberleriyle gündeme getirdiği adımı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da dile getirdi. İmamoğlu, koronavirüse karşı hafta sonu ilan edilen sokağa çıkma yasağının yetersiz olduğunu söyleyerek, 11 günlük sokağa çıkma yasağı önerdi. İmamoğlu “Salgın büyüdükçe buna müdahale şansınız zorlaşıyor. Sağlık kuruluşları zorlanıyor, ölü ve vaka sayıları artıyor. Sokağa çıkma yasağı, salgını kontrol altına alma şansını sağlamış oluyor” dedi. Pandemi kurulunun sadece iki kez toplandığına dikkat çeken İmamoğlu “Ben iki kurulda da böyle bir yol haritasının şart olduğunu dile getirdim. Ancak bu konuda bir cevap alamadık. Bu konuda ben yalnız değildim. Pandemi kurulunda tıp insanları aynı tavsiyeleri dile getirdi” ifadelerini kullandı. Sokağa çıkma yasağıyla test yapma imkanlarının da güçlendiğine işaret eden İmamoğlu, şunları söyledi: “Hızlı bir şekilde, hemen olmalı diyoruz. Önümüzdeki hafta 23 Nisan haftası 4 gün, 5 gün sağda solda konuşuluyor. Lütfen, 23 Nisan ve 4 Mayıs’a kadar ki bu süreçte sadece 5 günlük mesainin olacağı bu süreci bir fırsata çevirelim. Hem İstanbul hem Türkiye’miz adına. Bize ulaşan resmi bir bilgi yok ama örneğin biz bunun hızlıca 1 Mayıs’a ulaşabileceğini, sadece 5 gün mesaiye mal olabileceğini ve yaklaşık 11 günü elde edebileceğimizi söylüyoruz. Neden kaygı duyuluyor? Bununla ilgili bir açıklama da yok.”
‘VİRÜS DÖRT HAFTA VÜCUTTA KALABİR’
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik, koronavirüsün vücutta 14 gün ile 27 gün arasında kalabileceğini söyleyerek “27 güne kadar temkinli olmakta fayda var diye düşünüyorum” dedi. Evde kalmanın önemine dikkat çeken Çelik, virüsü yenen kişilerin tekrar hastalanma riskine ilişkin “Koronavirüsü yenen insanların tekrar hastalanması çok zor bir ihtimal gözüküyor. Antikor oluşup oluşmadığını ölçmek için henüz teknik bir imkan bulunmuyor. Antikorun koruyucu durumu tam belirlenmiş değildir. Herkeste oluşuyor mu, onu da bilmiyoruz. Örneğin belirtisi geçenlerde antikor oluşmadığı kanısındayız” ifadelerini kullandı. Çelik, tedaviden sonra bağışıklık sisteminin zayıflamayacağını söyledi. “Atlattıysa bağışıklık sistemi normal düzeydedir, bu hastalığı yenmiştir, herhangi bir sıkıntı olamaz. Virüsün 14 gün yaşadığını biliyoruz; ama iyileşme süresi 3 ile 6 hafta sürüyor. 27 güne kadar söz edilen bir çalışma var. Virüsün 14 gün ile 27 gün kalabildiğini söyleyebiliriz. Bizim çalışmalarımızda 14 günü aşan uzun süre kalan hastalarımız oldu. Bunların tek hasta değil de birçok hastayla gösterilmesi lazım. 27 güne kadar temkinli olmakta fayda var diye düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu. Çelik, hava sıcaklığının artmasıyla Kovid’in etkisinin azalacağını düşündüğünü de bildirdi.
HASTALARIN YÜZDE 60’I ÖNCE KOKU VE TAT KAYBI YAŞIYOR
Koronavirüsün hastalarda neden olduğu koku ve tat kaybını araştırmak üzere dünya genelinde 38 ülkeden 500’den fazla bilim insanından oluşan bir konsorsiyum kuruldu. Kimyasal Duyuları Araştırma Küresel Konsorsiyumu (The Global Consortium of Chemosensory Researchers-GCCR) adı verilen yapıda Türkiye’yi temsil eden iki kişiden biri, ABD’de yaşayan Türk bilim adamı Dr. Hakan Özdener, çalışmaları hakkında bilgi verdi. Özdener “Kovid-19 hastalarında daha hastalık tablosu ortaya çıkmadan, tat ve koku kaybı hastalığın erken bulgusu olarak ortaya çıkmaktadır. Bu tat ve koku kaybı hastaların yüzde 60’ında görülebilen bir durum, bu çok ciddi bir rakam” dedi. Özdener, Kovid-19 salgınına karşı yürütülen mücadelenin ilaçla, solunum cihazıyla ve hastaneyle değil evde kalarak kazanılabileceğine işaret etti.