Kartalkaya’da göz göre göre gelen faciada 76 kişinin can vermesi ihmalleri ve denetimsizliği gözler önüne serdi. Uzmanlar ise asıl soruna dikkat çekti. Metalurji Mühendisi Erhan Mataracı, “Türkiye’de inşaat ile ilgili her konuda olduğu gibi yangından korunma konusu ile ilgili de esas problem sistem eksikliğidir. Herkesi bağlayıcı, standardize edilmiş bir kurallar bütünü yok. İnsanlarımızın canını şahısların keyfiyetine emanet ediyoruz” dedi.
Bolu’nun önemli turizm merkezlerinden Kartalkaya Kayak Merkezi’nde yer alan Grand Kartal Oteli’nde çıkan yangında 76 kişi hayatını kaybederken, onlarca kişi yaralandı. Türkiye tarihine en büyük kayıplı otel yangınlarından biri olarak geçen bu acı olayın ardından, dokuz kişi gözaltına alındı. Yangınla ilgili dikkat çeken bir açıklama ise Malzeme ve Metalurji Mühendisi Erhan Mataracı’dan geldi.
Kartalkaya faciası dünya basınında! Pencerelerden atlamak zorunda kaldılar
‘HERKES İÇİN BAĞLAYICI KURALLAR YOK’
Mataracı, yangına ilişkin değerlendirmesinde, “Türkiye’de inşaat ile ilgili her konuda olduğu gibi yangından korunma konusu ile ilgili de esas problem sistem eksikliğidir. Herkesi bağlayıcı, standardize edilmiş bir kurallar bütünü yok. İnsanlarımızın canını şahısların keyfiyetine emanet ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Erhan Mataracı, uluslararası standartlara dayalı yangından korunma sistemlerine dikkat çekerek şu açıklamayı yaptı:
“Uluslararası standartlarda iki yaklaşım vardır; yalnızca akademisyenlerin değil, sektörün içinden uzmanların da bulunduğu komitelerle güvenliği sağlayacak, periyodik kontrolleri düzenleyecek standartların yani yönetmeliklerin oluşturulması esastır. Dünyada kullanılan temel yangın korunma standartları arasında NFPA (The National Fire Protection Association) ve Rusya’nın uyguladığı GOST-R ile EAC standartları yer alır. NFPA her bir yapının ayrı ayrı korunmasına odaklanırken, Rus standartları daha çok tesislerin tamamını korumaya yöneliktir. Bu yaklaşımlar, Türkiye’de eksik olan sistemin ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor.”
Mataracı, Türkiye’de yangın güvenliğiyle ilgili ana problemin sistem eksikliği olduğunu belirterek, “Öncelikle Türkiye’de yangından korunma ile ilgili bir standarda uyma zorunluluğunun ne kadar zaruri olduğu bir soru işaretidir. Ülke çapında bağlayıcı bir yaklaşım yerine her belediye ve her kurum kendi yönetmeliklerini oluşturmuş durumda. Bu yönetmelikler kimi zaman uygulanmıyor ya da inisiyatiflere bırakılıyor. Toplam kalite yönetiminin ciddi bir şekilde uygulanmadığı Türkiye’de, işler bireylerin veya bazı kurumların keyfiyetine kalmış durumda.” dedi.
“TOPLUM GÜVENLİĞİ ŞAHISLARA EMANET EDİLEMEZ”
Mataracı, Türkiye’de işleyen sistemin yetersizliğini Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın, “Bina yangın merdiveni olup olmadığını bilmiyoruz çünkü ruhsatı biz değil Bakanlık verdi.” açıklamasının da ortaya koyduğunu belirtti. Bu tür olaylarda güvenliği sağlayacak yapıların eksikliğine dikkat çeken Mataracı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bakanlık değişebilir, belediyeler değişebilir ama insan hayatının güvenliği herhangi bir yapıya veya şahıslara bırakılamaz. Yangın tesisatlarının nasıl olması gerektiğini belirleyen, bölgelere ve belediyelere yönelik standartlar hazırlayan komiteler kurulmalıdır. Bu komitelerin direktifleri tüm kurumların üzerinde yetkiye sahip olmalıdır. İnsanlarımız bir otele tatile gittiklerinde kuralların uygulanmasından emin olmalı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güvence sağladığına güvenerek konaklamalıdır.”