Yeşim Salkım’ın, Gülben Ergen’e ödül veren bir magazin sitesinin sahibine, “Karaktersizsin” dediği öne sürülmüştü. Salkım’ın mesajları üzerine şarkıcı hakkında ‘hakaret ve basit tehdit’ suçlarından iki buçuk yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Magazinn sitesinin sahibi olan Sinan Güzel, 2018’de düzenledikleri ödül töreninin ardından Yeşim Salkım‘ın kendisine whatsapp üzerinden “Karaktersiz. Allah belanı versin. Bu piyasada ekmek yemek istiyorsan doğru işler yap” şeklinde sözler söylediğini iddia ederek ünlü şarkıcıdan şikayetçi oldu.
‘MAGAZİNSEL BAŞARI ELDE ETMEK İÇİN…’
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Sinan Güzel‘in Yeşim Salkım‘ın mesajları uygulamanın özelliğinden faydalanarak sildiğini, sonrasında da kendisine benzer ifadelerle mesajlar ve ses kaydı gönderdiğini belirtti. Ünlü şarkıcının ise savcılıktaki ifadesinde, Sinan Güzel‘in söz konusu konuşmaları, öncesi olmadan savcılığa sunduğunu, kendisi üzerinden magazinsel başarı elde etmek için şikayetçi olduğunu düşündüğünü söylediği aktarıldı.
“O KADINI YENİDEN DİRİLTMENİZE İZİN VERMEYECEĞİM”
İddianamede yer verilen, konuşmalara ilişkin bilirkişi raporunda ise Yeşim Salkım‘ın bazı mesajları sildiği, devamında “karakter başka bir şey” yazdığı, “ben size en başta da söyledim arkadaşlarınıza da söyleyin kimse o magazinci arkadaşlarınız, ben artık o kadını sizlerin yeniden diriltmenize izin vermeyeceğim, o dönem kapandı bitti game over Sinan beyciğim, yerinizde olsam daha doğru işler yaparım eğer bu piyasada ekmek yemek istiyorsanız…” şeklinde sözler söylediği kaydedildi.
“GÜLBEN ERGEN ÖDÜL ALDI, SONRA MESAJ GELDİ” DEDİ
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya Magazinn sitesinin sahibi Sinan Güzel‘in ve avukatı katıldı. Yeşim Salkım‘ı ise avukatı Ersoy Akdemir temsil etti. Sinan Güzel ödül töreninde Gülben Ergen‘in ödül aldığını daha sonra Yeşim Salkım‘dan kendisine mesaj geldiğini anlatarak, “Mesleğime ve şahsıma hakaret içeren ve tehdit eden cümleler sarf etti. Şikayetim devam etmektedir” dedi.
AVUKATI SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİ
Yeşim Salkım‘ın avukatı Ersoy Akdemir ise, “İddianame hakaret yönünden bir varsayıma ve şüpheye, tehdit suçu yönünden ise kurulmuş olan sektörel bir cümleye dayanmaktadır” diyerek suçlamaları kabul etmediklerini söyledi. Duruşma ertelendi.
NE OLMUŞTU
Ödül gecesi sonrası yaşanan olay karşısında Sinan Güzel bir yazı kaleme alarak yaşadıklarını köşesine şu sözlerle taşımıştı.
“Daha önceki yazımda da belirttiğim üzere; Magazinn.com Medya ve Sanat Ödülleri töreninde Gülben Ergen’in ödül alması sebebiyle (tek sebebinin bu olduğu açıkça ifade edildi) Yeşim Salkım, şahsi cep telefonuma hakaret ve tehdit içeren sesli mesajlar göndermiştir. Ben de kendisine “Yaşça büyüğümsünüz, kavganız beni ilglendirmez” diyerek nazik bir şekilde cevap verdim. Yeşim Salkım, buna rağmen bana, ödül sahibi sanatçıya ve meslektaşlarıma “itham edici” ve tehdit içeren sesli mesajlar göndermeye devam etmiştir. Ben de bunun üzerine, avukatımın da onayıyla Magazinn.com’da bir köşe yazısı kaleme aldım ve Yeşim Salkım hakkında suç duyurusunda bulunacağımı açıkça kamuoyuna ilan ettim. Nitekim; Av. Dr. Mustafa Ş. Canoruç’a, ilgili ses kayıtları ve yazışmaları teslim ettim ve 18.12.2018 tarihinde “Hakaret, Tehdit, Huzur ve Sükunu bozma, İş ve Çalışma Hürriyetinin ihlali” gerekçesiyle Yeşim Salkım aleyhinde suç duyurusunda bulunduk.
Köşe yazımın ardından, Gülben Ergen bana ulaşmış ve avukatıyla birlikte, suç duyurumuzda belirttiğimiz delilleri kullanma izni istemiştir. Zaten söz konusu kayıttaki ifadelere yazımda yer verip kamuoyuna duyurduğum ve avukatımızın da onayı olduğu için bir sakıncası olmadığını belirttik. Olay bu şekilde gerçekleşmiştir. Yani, basında çıkan “Sinan Güzel, Gülben Ergen’i arayıp uyardı” ifadesi doğru değildir. Ben bu olayda “Taraf” değil, “Mağdur” ve “Müşteki”yim. Öyle ki; Ergen’in avukatı, benim suç duyurumun sonrasında şahsi başvurusunu adli makamlara iletmiştir.
Daha önceki köşe yazımda da duyurduğum ve bahsi geçen her iki sanatçıya da “bizzat ilettiğim üzere”; biz haberciyiz, şahsi kavgaların tarafı değiliz ve asla olamayız, ancak haber değeri oluştuğunda bunu kamuoyuna duyurmakla mükellefiz. Yaptığımız işlerle ilgili eleştirilere açığız, çünkü bizler de haberci olarak yeri geldiğinde objektif eleştirimizi yapma hakkına sahibiz. “Hakaret, iftira ve tehdit etmenin” ise, kimsenin hakkı olmadığına inanıyorum. Dolayısıyla, Yüce Türk Yargısına başvurdum ve adalete güveniyorum.
36 kategorisinde “halkın” iradesiyle verilen ödüllerin ve basın özgürlüğü çerçevesindeki suç duyurumuzun da kendim ve ekibim adına tüm benliğimle arkasındayım.”